“Size bir Sûre haber vereyim mi ki, azameti semâ ile arz arasını doldurmuş, onu yetmişbin melek teşyî’ etmiştir? O Sûre Kehf süresidir. Kim Cuma günü bu Sûreyi okursa Allah onu öteki Cumaya kadar bu Sûre ile mağfiret eder, sonunda üç gün de ziyâdesi vardır. Ve semâya ulaşan bir nûr verilir ve Deccal’in fitnesinden muhafaza edilir. Yatacağı vakit bu Sûrenin sonundan beş âyet okuyan hıfz olunur ve gecenin istediği vaktinde kaldırılır.” [Devamını oku…]
Bir tesellî
Ve ey şefkatli Resûl ve ey re’fetli Nebî! Eğer senin bu azim şefkatini ve büyük re’fetini tanımayıp akılsızlıklarından sana arka çevirip dinlemeseler, merak etme! Semavat ve Arz’ın cünûdu taht-ı emrinde olan, arş-ı azîm-i muhîtin tahtında saltanat-ı rububiyeti hükmeden Zât-ı Zülcelâl sana kâfidir. Hakiki muti’ taifeleri, senin etrafına toplattırır, seni onlara dinlettirir, senin ahkâmını onlara kabul ettirir! Dâvâ sahibi olan, bilhassa büyük dâvâsı olan insanlar, dâvâsının büyüklüğü nispetinde büyük belâlara, musîbetlere, sıkıntılara maruz kalmışlardır. [Devamını oku…]
Feleğin çarkları keyfimiz için değişemez!
Bu da nerden çıktı?
Neden oldu bu hadise şimdi?
Keşke böyle bir şey olmasaydı?
Falan şahıs hayatımı zindan etmek için mi var?
Başıma gelen bu musîbet olmasaydı şimdi kimbilir ne kadar mutlu olacaktım?
Ve şu hastalık olmasa hayatta ne kadar başarılar elde ederdim!
Hiç beklemediğimiz anda kapımızı çalan musîbetler hiç ummadığımız anda ziyaretimize gelen hastalıklar ve canımızı sıkan bir takım hadiseler işte bu cümleleri bize söylettiren sebeplerdir. Beynimizi kemiren fısıltılar gibi olur bu cümleler. Defalarca zihnimiz ve akabinde dilimiz bozuk plak gibi bıkmadan usanmadan sürekli döner döner tekrar eder bu cümleleri. Oysa kaderin önümüze koyduğu her bir cilve kâinattaki muazzam ahengi tanzim eden ilahî kader programının zincirinden bir halkadır. Kâinatta hiç bir şey yok ki; birbiriyle bağlantılı olmasın. Ayağımıza takılan bir taş, ocağımıza düşen bir ateş -bizler sadece kendimizi alakadar ettiğini zannetsek bile- hakîkatte bütün mevcudat ile alakadardır. Ve hoşumuza gitmeyen ve bizi memnun etmeyen o hadise, keyfimiz kaçmasın diye vuku’ bulmayacak olsa, kâinattaki ahenk bozulacak feleğin çarkları yerinden oynayacaktır. Bu ise yeni baştan bir kader programının tanzimi demektir.
[Devamını oku…]
- « Önceki Sayfa
- 1
- …
- 304
- 305
- 306
- 307
- 308
- …
- 337
- Sonraki Sayfa »