Selamünaleyküm arkadaşlar.
Konuya girmeden bir kıssa anlatmak istedim.
Görünmeyen Dünyanın Görünen Bağlantısı
Selamün aleyküm.
Ruhani rahatsızlıkların tedavi edilmesi hususunda bir çok paylaşımlar ve uygulanan metodlar var. Bu konulara ilgi duyan bir çok arkadaşlarımız, büyük bir öz veri ile bu işi daha iyi yapabilmenin çabası içersinde değişik uygulamalarda bulunmaktadırlar.
Bura da konumuz, büyü, muska, aşk , meşk olayları değil. Cin ve şeytan musallatlıklarından,en etkili bir tedavi ile nasıl kurtulunur meselesi.Kim nasıl yapmış, Kim dolandırıcı imiş, kim hakiki hoca imiş . O bizim konumuz değil. Bunu şundan söylüyorum. Sizlerde belki şahit olmuşunuzdur. Bu işi yapamayıp eline yüzüne bulaştıran , sözde medyum veya hoca, asıl olarak tam bir ruhani hasta olan kişiler, kendilerini bir halt zannedip, piyasada her medyum veya hoca silinsin. Onları sahtekar olarak ifşa edelimde piyasa bize kalsın diye, sözde sahte hoca ve medyum avına çıkmışlar. Akıldan yoksun bazı kişiler, benide arıyorlar. Bilmem ben hastayım, bende ne var gibi oyunlarla ve komplolarla, ses kaydı alıp, bak bu buda şarlatanmış deme hevesinde olan cin musallatlı, hasta ruhlu kişiler.Hatta öyle şeylere başvuruyorlarmış ki , cinsel içerikli iftiralar veya beni dolandırdı şeklinde paylaşımlar dahi yaptıklarını duyuyoruz. Evet bu şekilde olan sapıklarda var.Bunların ifşa edilmesi lazım. Ama onlarla değilde , bu işi dürüstce yapanlarla uğraşmayı tercih edenler daha çok.Bu işi sapıkça yapanlar varsa, onları zaten tuzaklarına düşenler ifşa ederler. Ama unutmuyorlar ki , onların bir oyunu varsa, Rabbiminde onlara bir oyunu var. Aslında , gerçektende piyasanın sahte medyum ve hocalardan temizlenmesi lazım. Ama işin acı tarafı, temizlemek isteyenlerde, sahte medyum ve hocalar.
Allah’ın insanlığa indirdiği en son kitabı olan Kur’ân-ı Kerîm, pek çok yönlerden mucizeler ve hârikalıklarla doludur. Onun, Allah sözü olduğunu gösteren pek çok yönleri vardır. Kur’ân’ı eline alıp okumaya başlayan bir insanın ilk karşılaşacağı ve baştan sona kadar dikkatini çekecek olan şey, âlemlerin Rabbi olan Allah’ın hem kendisine, hem tüm insanlığa hitab ettiğini görmek olacaktır.
Kur’ân öyle bir tarz da hitab ediyor ki, asla bir taklid emâresi hissedilmez. Yani hâşâ, bir insanın kendini Allah yerine koyarak, kendini kâinatın yaratıcısı yerinde farz ederek konuştuğunu düşündürecek hiçbir yapmacıkla karşılaşmayız.
Şirinevler Mah., Mareşal Fevzi Çakmak Cad, İncesu Sokak No:2-4 Kat 2 Daire 12, Bahçelievler, İstanbul