İlah, (Kendisi için) rızık irade etmeye meylettiğinde
Varoluşun [kevn] bütünü onun gıdasıdır
Ve eğer ilahi meşiyyet bizim için rızık irade etmeye yönelirse
Meşiyyetin gereğince, O bizim (değişmez aynlarımız) için gıdadır
O’nun meşiyyeti iradesidir
Öyleyse deyin ki: meşiyyetle iradeyi diledi
Böylece irade, meşiyyetin dilediğidir.
Meşiyyet artmayı (varetmeyi) ve azalmayı (yok etmeyi) irade eder
Ama, O’nun meşiyyetinden başka meşiyyet yoktur
MUHAMMED KELİMESİNDEKİ HİKMET-İ FERDİYYE
Bütün bir insan türünde varolanların en kâmili olmasından dolayı, onun hikmeti
tek’lik [ferdiyyet] oldu; ve yine bundan dolayı, iş onunla başladı ve onunla sona erdi.
Âdem henüz suyla balçık arasındayken, o Nebi’ydi; unsursal oluşumuyla da Son
Nebi oldu.
ZEKERİYA KELİMESİNDEKİ HİKMET-İ MALİKİYYE
Bil ki, hiç kuşkusuz Allah’ın rahmeti, varlıkta ve hükümde her şeyi içine aldı. Ve hiç
kuşkusuz gazabın varlığı da, Allah’ın gazaba olan rahmetindendir. Ve gerçekte,
O’nun rahmeti gazabını geçmiştir; yani, rahmetin O’na nisbeti, gazabın O’na
nisbetinden önde gelir. Her ayn’ın Allah’tan talep ettiği bir varlığı olduğundandır ki,
Allah’ın rahmeti her şeyi kuşattı. Çünkü O’nu Rahman kılan rahmet, ayn’ın varlık
talebini kabul eder ve böylece onu vareder. İşte, bundan dolayıdır ki, O’nun
rahmetinin varlıkta ve hükümde her şeyi içine aldığını söylüyoruz. Ve İlahi İsimler
de (ilahi rahmetin içine aldığı) şeylerdendir — çünkü İlahi İsimler de (Rahman
isminin hakikatı olan) Bir-olan-ayn’a [ayn-ı vahid] dönücüdür.
- « Önceki Sayfa
- 1
- …
- 57
- 58
- 59
- 60
- 61
- …
- 336
- Sonraki Sayfa »