Birinci Nokta: Neden gaflet, nifak, dalalet ve dünya erbabı rekabetsiz ittifak ederken diyanet, ilim, hak ve tarikat erbabı ihtilaf ediyorlar?
Cevap: Pek çok sebebinden yedi tanesi şunlardır:
Birincisi: Ehl-i hakkın ihtilafı hakikatsiz olduklarından değildir. Gaflet erbabının ittifakı da hakikat sahibi insanlar olmaktan değildir. Fakat gaflet erbabın;
- Vazifeleri belirli
- Görev dağılımı yapılmış
- Göreve uygun ücret
- Toplumdaki itibar
- Şan ve şeref belirlendiği için rekabet ve münakaşayı gerektirecek sebepler bulunmadığından meslekleri ne kadar kötü de olsa ittifak edebilirler.
Din, ilim ve tarikat erbabının ise
- Herkesle ilgili vazife
- Dünyadaki ücretleri belirsiz
- Toplumdaki itibar, makam, teveccüh belirlenmediğinden ve maddi-manevi her bir ücrete çokları talip olduğundan aralarında ihtilaf çıkmaktadır.
Bu hastalığın çaresi, merhemi ve ilacı hakka olan aşkın, kendine olan sevgiden önce tutulmasıdır. Hakkın hatırını her hatırdan üstün görmektir. Yapılan hizmete yalnız Allah’tan karşılık beklemektir. Kendi vazifesinin yalnız tebliğ hidayetin ise Allah’tan olduğunu bilmektir. Bu sayede ihlas kazanılır. Aksi halde kaçırılır.
İkincisi: Dalalet erbabının ittifak etmesinin bir sebebi zillettir. Hak ehlinin ihtilafı ise izzetten kaynaklanmaktadır.
Gaflet ve dalalet erbabı hak ve hakikate dayanmadıklarından zayıf ve zelildirler. Bundan dolayı kuvvete ihtiyaç duyarlar. Başkasının uzattığı yardım elini de samimi tutarlar.
Din, ilim ve tarikat erbabı ise hak ve hakikate dayandıkları için yalnız Allah’ın yardımına itimad eder. Bundan dolayı izzetleri bulunmaktadır. Zayıflık hissettiğinde insanlara değil rabbine sığınır. Meşrep farklılığının etkisi ile de başkasına olan ihtiyacını hissetmez. İttifak etmeye lüzum görmez. Bazen de kendini haklı diğer meşrepleri haksız görür. İhtilaf eder.
Bu hastalığın çaresi dokuz emirdir:
- Kendi mesleğinin muhabbetiyle hareket etmeli
- İslam dairesinde bulunan meşreplerle ortak noktaları düşünmek
- “Yalnız benim mesleğim haktır” yerine “benim mesleğim haktır” demek
- İlahi yardımın gelmesi ve izzetin bir sebebinin ittifak olduğunu bilmek
- Şahs-ı manevi ile hücum eden gaflet erbabına karşı ferdlerin mağlup olacağını bilmek
- Hakkı yüceltmek için nefsini
- Enaniyetini
- İzzetini terk etmek
- Rekabetin ihlası kaçırdığını bilmek
Üçüncüsü: Ehl-i hakkın ihtilafı gayretsizlikten ve aşağılıktan değildir. Dalalet erbabının ittifakı ise yüksek gayretlerinden dolayı değildir.
Hak ehli olanlar ihtilaf ederler. Çünkü
- Yüksek gayretlerini suiistimal
- Sevap hırsı yani daha fazla kişiye ulaşmak
- Manevi hizmetlerine olan kanaatsizlikten dolayı ittifak etmez.
Bu hastalığın tedavisi ise Allah’ın rızasının ihlas ile kazanılacağını bilmektir. İhlas gereği ise Müslümanların kimden ve nereden olursa olsun istifadelerine taraftar olmaktır. “ yalnız beni dinlesinler” sözü nefsin ve şeytanın hilesidir.
Dördüncüsü: Dindarların ihtilafı geleceği düşünmemekten veya dar görüşlü olduklarından değildir. Dalalet erbabının ittifakları ise ileri görüşlülükten veya geleceği düşündüklerinden değildir. Hakikat ehli akıl ve kalbin sesini dinlemekle beraber ihlas ve istikametlerini koruyamadıkları için ayrılığa düşmektedir. Çünkü ehli hak ahirete ait kemalata akıl ve kalbin prensipleri ile yöneldikleri halde enaniyetlerinden sıyrılamadıkları, ifrat ve tefrite kaçmalarından dolayı ittifak nimetini kaçırmaktadırlar. Dalalet erbabı ise nefsin etkisiyle hissiyatı dinler. Hissiyat ise;
- Akıbeti görmez
- Hazır lezzeti tercih ettiğinden dolayı ittifak eder.
Bu hastalığın tedavisi şudur: hak yolunda gidenlere arkadaş olmak, hak ehli olan insanların kendinden daha iyi olma ihtimalini düşünmek, ihlası kazanmak, önderliğin sorumluluklarını düşünmektir.
Beşincisi: Hakikat ehlinin ihtilafı zayıf olduklarından değildir. Dalalet erbabının ittifakı ise kuvvetli olduklarından değildir. Ehl-i hidayetin kâmil imandan gelen dayanak noktası ve bundan kaynaklanan kuvvetleri onları ittifaksızlığa sürüklemektedir. Çünkü Müslümanlar, Allah’a imandan gelen tevekkül ve teslim anlayışı ile ihtiyaçlarını gidermek için başkalarından yardım istemezler. İsteseler de fedakârlık göstererek yardım edeceklerle ittifak etmezler. İttifaktaki kuvveti düşünmezler.
Dalalet erbabı ise inançsızlıklarından dolayı dayanak noktası bulamadıkları için kendilerini zayıf ve aciz bilirler. Kendilerini ittifak etmeye mecbur görürler.
Bu hastalığın merhemi şudur; çekişmemek, takva ve iyilikte yardımlaşmayı emreden ilahi emirleri rehber etmek, ihtilafın İslam dinine vereceği zararları düşünmek, şahsiyetini unutarak hak ehlinin kafilesine katılmaktır.
Altıncısı: Hak ehlinin ihtilafı namertliklerinden ve gayretsizliklerinden değildir. Dünya erbabının ittifakları ise mertliklerinden ve gayretli olmalarından kaynaklanmamaktadır. Hak ehli ahiret ait faydaları düşündüğünden mertliğini ve birçok sahada gösterir ve vaktini birçok işte sarf eder. Bir işte odaklanmadığından meslektaşıyla tam ittifak edemez.
Gaflet erbabı yalnız dünyayı düşünür. Her şeyi ile dünyaya sarılır. Bu konuda kendisine yardım eli uzatanlara tam yapışır. Hak ehline galip gelir.
İhtilaf hastalığının merhemi ise şudur: Birbirinin kusurunu görmemektir. Düşmanın hücumu zamanında dâhili münakaşaları terk etmektir. Hak ehli zillet ve geri kalmaktan kurtarmak düşüncesi en öncelikli vazife bilmektir. İslamiyet’in emrettiği kardeşliği, sevgiyi ve yardımlaşmayı tesis ederek birlik olmaktır.
Yedincisi: Hak ehlinin ihtilafı kıskançlıktan ve dünyaya olan hırslarından değildir. Dalalet erbabının ise ittifakı yüksek ahlaktan ve babayiğitlikten değildir. Hak ehli müsabakayı koruyamadıkları ve ehliyetsiz kişilerin araya girmesinden dolayı ihtilaf etmektedirler.
Gaflet erbabı ise menfaatlerini kaçırmamak ve reislerini küstürmemek için ittifak ederler.
Hak ehlinin mağlubiyetinin sebebi ihlası kaçırmaları ve Allah’ın rızasını esas gaye edinmediklerinden dolayıdır. Çünkü dini hizmetlerde rekabet, gıpta, haset ve kıskançlık olmaz. Kıskançlık gösteren ise ya riyakâr ya da sadık bir cahildir.
Bu hastalığın çaresi ise şudur:
Nefsini itham etmek, nefsine değil meslektaşına taraftar olmak, hakkın hatırını üstün tutmaktır.
ALINTIDIR
Bir yanıt yazın