el-AHİR
Ahir, mevcudatın yok olmasından ve fena bulmasından sonra kalıcı ve baki olan manasınadır. Hazret-i İmam Cafer-i Sadık A bu ismin tefsiri hakkında buyurmuştur ki; zeval bulmayacak, renkten renge, heyetten heyete, sıfattan sıfata, noksan ziyadeye, ziyadeden noksana müntakil olmayan ve olmayacak Yaratıcıdan başka hiçbir şey yoktur. Bunun için esması ve sıfatı üzere değişmeden kaldığı ve kalacağı için ahirdir..
Sonu olmayan..Herşey biter, helâk ve fenaya gider, ancak O kalır. Varlığının sonu yoktur.
Evveliyetine bidayet olmadığı gibi, âhiriyetine nihayet yoktur. Onun için Ona “Âhir” demek, “Bir sâbık’ı yani, kendisinden evvel bir varlık sâhibi var” demek değildir.”Bir lâhıkı yok” demektir.
Bu ismin zikrine devam, düşmana galebe, izzet ve heybet için, işlerin devamı, akıbetin hayrı, iş açıklığı, safa-yı batın, gönül hoşluğu için faydalıdır.
Her namazdan sonra iki yüz defa okunmaya devam edilirse Allah o kimseye yakin ve keramet ihsan eder.
Bu mübarek ismi her farz namazın arkasından, aylardan bir müddet 200 defa zikreden kimseye Hak Sübhanehü ve Teala bol rızıkla rızıklandırır. Salihlerin kerametinden ona verir.
Bu mübarek ismi her gün sabah namazından sonra 801 defa okuyan kimsenin ömrü uzun olur.
Bir yanıt yazın